Hagios Mikhael ya da Büyük Kilise olarak da bilinen yapı, Sille’nin Subaşı Mahallesi’nde, Tatköy yol ayrımının güneyinde, eski bir çayın kenarında yer almaktadır. Bizans Dönemi’ne tarihlendirilen eserin, giriş kapısı üzerindeki kitabede yapının 327 yılında İmparator Konstantin’in annesi Helene tarafından Kudüs yolculuğu sırasında inşa ettirildiği ve II. Mahmut ile Abdülmecit dönemlerinde onarımlar gerçekleştirildiği söylenmektedir.
Dört serbest destekli, kapalı yunan haçı planlı olan eserin batısında narteks adı verilen bir giriş bölümü ve galerilere geçişi sağlayan merdivenler bulunmaktadır.
Kaynak: Bilgi Panosu
Yapının iç kısmında, apsisin önünde İstanbul’dan getirilen ahşap ustalara yaptırılmış muhteşem bir ikonastasis yer almaktadır. Buraya asılan ikonalar Yunanistan’a götürülmüş, kaybolmuş ve Konya müzesine taşınmıştır.
Yapının merkezinde dört ayağın taşıdığı yüksek kasnaklı bir kubbe bulunmaktadır. Eserin iç kısmında 1880 yılında yapılmış freskler ile rokoko üslubunda altın yaldızlı alçı süslemeler bulunmaktadır. Giriş kapısının iki yanında beyaz ata binmiş Aziz Georgios ile Aziz Minas, Kubbede Pantokrator İsa, kasnakta İmparator Konstantin ve annesi Helene ile iki aziz figürü, pandantiflerde dört İncil yazarı, kuzey, güney ve doğu kemerleri üzerinde on iki havari ile melekler, batı kemeri üzerinde ise Meryem, İsa’nın vaftiz edilmesi, melek, Havva’nın cennetteki yasak elmayı alması ve Âdem ile Havva’nın Cennetten kovulmaları sahneleri işlenmiştir. Doğu haç kolunda ise tavanda Tanrı, apsis yarım kubbe eteğinde kutsal ruh, tonoz başlangıcında dört İncil yazarı ile güneydoğu paye iç yüzeyinde baş melek Mikhael resimleri bulunmaktadır.
Yapıda kullanılan diğer bir bezeme ise kubbe kasnağının dış yüzünde görülen tuğla süslemelerdir. Kesme taşlardan yapılmış kasnakta bulunan üç tuğla şeritte zik zak, balıksırtı ve güneş motifleri görülebilmektedir. Kasnak her pencere arasına yerleştirilen ince körkemerlerle de hareketlendirilmiştir. Giriş kapısı üzerindeki Türkçe kitabenin Rum harfleriyle (Karamanlıca) yazıldığı eser, I. Dünya savaşında askeri depo ve yaralı askerlerin tedavisi için kullanılmıştır. Yakın zamanlara kadar harabe halde olan kilisenin restorasyonu, Selçuklu Belediyesi’nce gerçekleştirilmiştir. Restorasyon çalışmaları sonrasında Aya Elenia müze olarak hizmete girmiştir.
Yorum yapın